Eki 022009
 

kipling

Her ne kadar çocuk kitapları yazıp edebi bulunmasa da edebi eserin sadece yetişkinler için olmadığını, bu nedenle aldığı Nobel ödüyle kanıtlayan ünlü Şair Rudyard Kipling’in sevdiğim “IF” şiiiri.  Aşağıdaki animasyonda seslendiren ise aktör Robert Morley Emre Kongar’ın çevirisinden çok, daha çok bilinmesini sağlayan ve daha çok beğendiğim Bülent Ecevit’in çevirisine aşağıda yer vermeyi  daha uygun buldum.

IF…..

If you can keep your head when all about you
Are losing theirs and blaming it on you,
If you can trust yourself when all men doubt you,
But make allowance for their doubting too;
If you can wait and not be tired by waiting,
Or being lied about, don’t deal in lies,
Or being hated, don’t give way to hating,
And yet don’t look too good, nor talk too wise:

If you can dream – and not make dreams your master;
If you can think – and not make thoughts your aim;
If you can meet with Triumph and Disaster
And treat those two impostors just the same;
If you can bear to hear the truth you’ve spoken
Twisted by knaves to make a trap for fools,
Or watch the things you gave your life to, broken,
And stoop and build ’em up with worn-out tools:

If you can make one heap of all your winnings
And risk it on one turn of pitch-and-toss,
And lose, and start again at your beginnings
And never breathe a word about your loss;
If you can force your heart and nerve and sinew
To serve your turn long after they are gone,
And so hold on when there is nothing in you
Except the Will which says to them: ‘Hold on!’

If you can talk with crowds and keep your virtue,
‘ Or walk with Kings – nor lose the common touch,
if neither foes nor loving friends can hurt you,
If all men count with you, but none too much;
If you can fill the unforgiving minute
With sixty seconds’ worth of distance run,
Yours is the Earth and everything that’s in it,
And – which is more – you’ll be a Man, my son!

Rudyard KIPLING

EĞER…

çevrende herkes şaşırsa ve bunu da senden bilse,
sen aklı başında kalabilirsen eğer,
herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır
hem de kendine güvenebilirsen eğer,

bekleyebilirsen usanmadan,
yalanla karşılık vermezsen yalana,
kendini evliya sanmadan
kin tutmayabilirsen kin tutana,

düşlere kapılmadan düş kurabilir,
yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer,
ne kazandım diye sevinir,
ne yıkıldım diye yerinir,
ikisine de vermeyebilrsen değer,

söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz,
kandırabilir diye saflar dert etmezsen,
ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz,
koyulabilirsen işe yeniden,

döküp ortaya varını yoğunu
bir yazı turada yitirsen bile
yitirdiklerini dolamaksızın diline
baştan tutabilirsen yolunu,

yüregine, sinirine “dayan” diyecek,
direncinden başka şeyin kalmasa da,
herkesin bırakıp gittiği noktada
sen dayanabilirsen tek,

herkesle düşer kalkar erdemli kalabilirsen,
unutmayabilirsen halkı krallarla gezerken
dost da düşman da incitmezse seni,
ne küçümser ne de büyültürsen çevreni,

bir saatin her dakikasına emeğini katarsan hakçasına,
böylece dünyalar önüne serilir,
üstelik oğlum adam oldun demektir.


If you enjoyed this post, please consider leaving a comment or subscribing to the RSS feed to have future articles delivered to your feed reader.

Sorry, the comment form is closed at this time.

Kapat